TFF’nin bilinmeyen toplantısında Şansal Büyüka görüşüldü. Odanın her yerinde kulakları olan Şerafettin Tilki yazdı

Tıpkı yazdığımız üzere.
Kuntz ve grubu ile yola devam.
Hiç düşündünüz mü, ne vakit tökezleme olsa Alman hoca gönderiliyor! Niçin?
Milli ekip için aranan kan mı? Tartışılır.
Fakat hoca adayları tuhaf. Bir o kadar da düşündürücü değil mi!
Abdullah Avcı.
Ertuğrul Sağlam.
Fatih Terim.
Yetmez bir de bunlara Emre Belözoğlu eklendi.
Anlayana..

Gelelim asıl mevzumuza. Hamit Altıntop, Stefan Kuntz ve Mehmet Büyükekşi ile bir kaç federasyon yöneticisi.
Altıntop çok konuşulacak projesini açıyor.
Kulak kabarttım alışılmış ki.
Diyor ki;
“Başkanım, ulusal ekip için liglerimizde oynayan yabancı yetenekleri kullanmamız artık kaçınılmaz. Kriterlere uyan yıldız ya da yıldız adayı isimleri ulusal kadroya alabilmeliyiz. Mehmet Aurelio örneği var. Yeterli de katkı verdi. Bir Gedson neden olmasın. Haydi Fred, İcardi, Bakasetas olamıyor diyelim. Genele bakalım. İngiltere, Almanya, Fransa, İtalya ve birçok ülke bu türlü. Tek bizde farklılık var. Bu yanlıştan dönelim. Ulusal gruba katkı verecek oyuncuların kimliğine değil, fonksiyonuna bakalım. Bundesliga’da dahi oynamayan İlkay, Almanların ulusal grup kaptanlığına getirildi. Biz geri durup, Avrupalı rakipler ile yarışamayaz.”

Altıntop’un özetlediğim telaffuzları karşısında Lider ortada kaldı. Bir sağa baktı, bir de sola.
O sırada toplantıdaki biri (isim vermeyeyim) “Bundesliga neresi” diye sormaz mı!
Ciddi mi, latife mı yaptığı anlaşılmadı.
Herkesi hele hele beni çok düşündürdü. Güldürdü!
TFF yöneticisi Bundesliga’yı bilmez mi?
Antarktika’da bir ülke!
Kesin espri yapmıştır.
Ya da..

Altıntop ve Kuntz’dan gelen bu teklif aslında geç kalınmış.
Yaygara kopar, işte bizim gençler ne olacak..
Çalışıp onları geçecek.
Rekabete girecek.
İki üç maça çıkıp; “Tamam ben oldum” demeyecek.
Bugün; Avrupa’nın beş büyük futbol ülkesi (İngiltere, Almanya, Fransa, İngiltere ve İspanya) ulusal gruplarındaki yabancı uyrukluları çıkarsın bakalım neler oluyor neler.
Fransa alana 11 çıkaramaz!
İngilizler top yapamaz. Almanlar takım kuramaz..

Büyükekşi politik. Ne evet diyor, ne de hayır. Belirli ki, icazet almayı tercih ediyor. En azından olumlu bakıyor.
Bu yüzden detaylı liste hazırlamalarını istiyor.
Hangi futbolcular olabilir, olanların katkısı ne olur. UEFA kriterlerinin bu mevzuda bağlayıcılığı ne? Üzere çok detaylı fizibilite çalışması istiyor.
Bozuk saat bile günde iki defa doğruyu gösterir. Elbette aksi fikri olan da vardır. Lakin küreselleşen dünyada yalnızca ticaret değil, futbol da artık bu türlü yönetilip oynanıyor.
Hele bizim üzere; Ticaret-Futbol- Siyaset üçgeni içindeki ülkelerde geç bile kalınmış.
Şimdiden oturup devşirme ulusal adaylara ne isimler verebiliriz onlara bakalım.
Mert Nobre, Mehmet Aurelio üzere örneklerimiz var.
Gedson ismi geçtiği için Ferhat Gedson neden olmasın.
Ferhat Göçer’den sonra Ferhat Gedson’umuz olsa hoş olmaz mı.
Olur, olur. Bal üzere olur.
Bal dedik ya.
Kestane balı. Ancak çakması değil. Bulursanız alın. Kış geldi geliyor. Hastalıklara birebir. Her kaygıya deva.
Yiyen olmaz hasta!
Aç karnına bir çorba kaşığı attın mı;
Heman üzere oluruz.
Denemesi ücretsiz değil biraz değerli.
Ama paha. Kilosu 400’den az olanlara prestij etmeyin.
Neyse efendim neyse.
Yabancılardan bal üzere ulusal olur.
İnanmayan varsa Vargas’a baksın!..