Beşiktaş bir müddettir maçlara bu türlü başlıyor nedense. Birinci dakikalarda rakiplerinin topla daha fazla oynamasına müsaade veriyor. Ya da vermek zorunda kalıyor; bilemiyorum. Alanından çıkmakta zorlanıyor. Pas yapamıyor. 15. dakikalardan sonra ise dengeyi kurup, üstünlüğü ele alıyor.
Dinamo Kiev karşısında o denli oldu Romanya’daki maçta. UEFA Konferans Ligi Play Off birinci tipinde rakip Ukrayna kadrosu lakin. Aslında biliyorsunuzdur da ben tekrar hatırlatayım. Ukrayna’daki savaş nedeniyle maçlarını Romanya’da oynuyor Kiev. Tahminen de teknik yöneticisi Mircea Lucescu’nun ülkesi olduğundandır.
Şunu da hatırlatayım. Dinamo Kiev eski Dinamo Kiev değil. Bir vakitler Brezilyalı yıldızlar vardı Lucescu’nun grubunda. Hepsi gitti savaş nedeniyle. Lucescu yeni baştan kurdu ekibi. Fakat onlara da oyun ideolojisini aşılamış. Beşiktaş karşısında bunu uygulamaya çalıştılar. Vakit zaman da başarılı olduklarını söylemeliyim.
Başta da dediğim üzere. Beşiktaş birinci kısımda topu rakibe bıraktı, kendi alanından çıkmakta da zorlandı. Ancak 20. dakikadaki ani bir Beşiktaş atağı golle sonuçlanmasa da oyunun rengini bir anda değiştirdi. Bu dakikada Aboubakar ustalığını izledik. Aboubakar orta alandan kaptığı topla atağa kalkarak meşin yuvarlağı sağdan bindiren Onur Bulut’a bıraktı. Onur’un ortasında Aboubakar’ın topukla kaleye gönderdiği meşin yuvarlağa kaleci son anda müdahale ederken, seken topu Salih Uçan tamamlasa da kaleyi tutturamadı.
38’de de Beşiktaş penaltı kazandı. Onur Bulut’un ceza alanına ortasında Muleka’nın baş vuruşunda top Tymchyk’in eline çarptı ve hakem penaltı noktasını gösterdi. 40. dakikada topun başına geçen Aboubakar durumu 1-0 yaptı.
İkinci yarıya birinci yarıda sakatlık yaşayan Masuaku çıktı. Şenol Güneş yerine yeni transfer Zaynutdinov’u aldı. Bu futbolcunun orta sahanın her yerinde oynayabildiğini söylemişlerdi bize de sol bek de oynayabildiğini bilmiyorduk. Demek ki oynayamıyormuş! Bunu peş peşe iki durumda gördük. 47’de basmakta geç kaldığı, daha doğrusu uzağında kaldığı Karavaev’in sert şutunda top Beşiktaş fileleriyle buluştu. Ancak VAR’ın ikazıyla İngiliz hakem bir evvelki konumda ofsayt olduğu gereçkesiyle geçersiz saydı.
60. dakikada tekrar Zaynutdinov solda rakibini kaçırdı. Oradan gelen pasla Shaparenko durumu 1-1 yaptı. Bu defa ofsayt da yoktu.
Beşiktaş paniklemedi neyse ki. 64. dakikada korner golcüsü Colley Amir’in kornerinde adeta ayağıyla şut çeker üzere o denli sert vurdu ki; kaleci kıpırdayamadı bile: 1-2.
Zaynutdinov’un sol bek oynamadığını Şenol Güneş de görmüş olacak ki 65’te Muleka’nın yerine aldığı Umut Meraş’ı gönderdi o bölgeye. Onur’un yerine de Rashica girdi.
Çok enteresandır. Masuaku’dan sonra defansın solu dikiş tutmadı bir türlü. Dinamo Kiev 7e 65’te Voloshyn’le bir sefer daha beraberliği sağlamayı başardı. Oldu mu 2-2.
Chemberlein de girdi 86’da oyuna. 88’de de Aboubakar yerini Cenk’e bıraktı.
Maçın uzatma dakikalarında sol bek oynayamadığını gördümüz, Şenol hocanın da sonra öne çıkardığı Zaynutdinov’un golü belirledi skoru. Sol bek başladı, orta alana çıktı, ileri üçlüde golünü attı arkadaş. Demek ki sol bek hariç her yerde oynayabiliyormuş. Yalnız golde Rashica’nın hissesini unutmayalım.
Beşiktaş avantajlı dönüyor İstanbul’a. Ne olursa olsun Lucescu’nun kadrosunu yenmek kolay iş değildir. Esasen Lucescu ile Şenol Güneş ortasındaki taktik atakları gördük maçta. Birinci raundu Şenol hoca kazandı. Beşiktaş deplasmanda aldığı 3-2’lik galibiyetin avantajıyla dönüyor İstanbul’a. Kutlarım.
Beşiktaş’ta âlâ giden şeyler var. Ancak yeterli gitmeyen şeyler de var. Şu sol tarafa bir tahlil. Masuaku sakatlanınca bu türlü mi olacak daima. Bir de… Amir çok geride oynuyor zarurî olarak. Yeterli de yapıyor. Gedson ve Salih’i de beğeniyorum. Hele Gedson’un defans artlarına yaptığı patlayan koşularına şapka çıkarıyorum. Haydi Rashica giderek ahenk sağlayınca sağ kanatta açığı kapatacaktır diyelim. Ancak bir sol kanat lazım. Bir de 10 numara… Sayın Şenol hocam. Elbette futbolu sizin kadar bilemem. Ancak söyleyin lütfen; haksız mıyım?
