Mahkeme, kanıt yetersizliği nedeniyle sanıkların beraatine karar verdi.
İstanbul 33. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya, 7’si tutuksuz 8 sanık ve avukatları katıldı. Sanıklardan Baran Doğan, son savunmasında, “21 yıllık avukatım, 2016’daki aksiyondan ötürü yargılanıyorum. Bu davanın artık sonlandırılmasını istiyorum. Bana yöneltilen suçlamalardan biri, İmralı Cezaevi’nde müvekkilimle yaptığım görüşmenin bir gazetede yayınlanması. İmralı’ya giderken her şeyimiz aranıyor, kalem bile vermiyorlar. Görüşme kayıtları devletin elinde. Bu suçlamayla nasıl karşı karşıya bırakılıyorum? İddianamede görüşmenin sözü sözüne basına sızdırıldığı yazıyor. O vakitler darbe teşebbüsü olmuştu, bunun sorumlusu kimse onlardır” sözlerini kullandı.
Sanıklardan Suat Eren de kendisine ağır bir ceza istendiğini fakat hiçbir kanıt bulunmadığını söyleyerek beraatini istedi. Sanık Mahmut Taşçı ise “40 yılı aşkın meslek hayatım boyunca bir trafik cezasından öteki ceza almadım. Yalnızca mesleğimizi yaptığımız için yargılanıyoruz, savunma hakkını her şartta savunduk, savunmaya da devam edeceğiz” dedi.
Diğer sanıklar da beraat taleplerini yinelediler.
MAHKEME BERAAT KARARI VERDİ
Mahkeme heyeti, sanıkların ‘Silahlı terör örgütüne üye olmak’ cürmünü işlediklerine dair kuşku uyandıracak kâfi kanıt bulunmadığı gerekçesiyle beraatlerine karar verdi.
İDDİANAME
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan 57 sayfalık iddianamede, avukatlar Ali Maden, Baran Doğan, Cengiz Yürekli, İnan Akmeşe, Mahmut Taşçı, Mehmet Selim Okçuoğlu, Rezan Sarıca, Suat Eren’in PKK/KCK silahlı terör örgütünün kelamda Önderlik Komitesi içerisinde yer aldıkları, İmralı’da cezaevinde bulunan örgüt elebaşı Abdullah Öcalan’ın kelamda avukatlığını üstlendikleri ileri sürülüyordu. Şüphelilerin avukat-müvekkil münasebeti ismi altında örgüt elebaşının örgütün dışarıdaki açık alan yapılanmasına iletmek istediği örgütsel talimatları, iletileri örgütün dışarıdaki mensuplarına ilettikleri, Öcalan’ın savunmasını yapmak ismine birçok örgüt mensubu avukatla birlikte Taksim’deki Asrın Hukuk Ofisi’nde bir ortaya geldikleri, bu ofis üzerinden hukukî faaliyet ismi altında örgütsel faaliyetlerine devam ettikleri de kaydediliyordu. 8 şüphelinin “Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma” kabahatinden 7,5 yıldan 15’er yıla kadar mahpusları isteniyordu.
