Lige Adana Demirspor mağlubiyetiyle başlayan Çaykur Rizespor’un Alanyaspor beraberliğinden sonra Trabzonspor galibiyetiyle yakaladığı ritim, Karagümrük maçıyla da devam etmiş ve 4 hafta da 7 puan yapmış olan İlhan Palut’un takımı…
Bu havayla çıktılar Konyaspor karşısına…
Konyaspor’da ise cezası biten Adil’in takımda olmasına karşın, birinci 11’de olmaması çokta garip gelmedi bana, zira Adil’in yokluğunda forma bahtı bulan Uğurcan, oynadığı maçlarda Adil’i aratmadı…
Ciddi manada ritim ve özgüven yakalamış hem Konyaspor’un, hem de İlhan Palut’lu Çaykur Rizespor’un, bu maçta nasıl bir performans sergileyeceklerini merak ettim açıkçası…
Çünkü, İlhan Palut oyuncularına, “benim için oynayın” direktifi, idaresine de “bu maça ekstra bir pirim verirseniz sevinirim” üzere bir teklif sundu mu?
Bilemem…
Ama, “yok be bilader, o kadar da değil” üzere bir itirazım olmaz…
Bu iki öngörü, ekstra bir motivasyon sağlayabilir…
Bütün oyuncular ve kulüpler için geçerli bir itici güç olabilir.
x
Konyaspor lig ikinciliğinin verdiği özgüvenle başladı maça…
İlhan Palut, Konyaspor karşısına Karagümrük birinci 11’yle çıkarken, Aleksandar Stanojeviç ise Bernardoni, Ahmet, Uğurcan, Calvo, Guilherme, Soner, Nzonzi, Cicaldau, Moreno, Muric ve Cikalleshili takımıyla çıktı sahaya…
Konyaspor’da Bruno Paz’ın yerine Nzonzi, Mhalak’ın yerine Marlos Moreno’ya talih verdi Aleksandar Stanojeviç…
İlk 45’te konuk ekibin açık futbolu tercih etmesi, Konyaspor kalesinde daha tehditkar görünmesi, bilhassa de Benhur, Zegiri ve Gustova Sauer’le önemli atakları Uğurcan, Calvo, Guilherme ve Ahmet Oğuz’un başarılı kademeleri ile savuşturulurken, tıpkı performansı yeşil-beyazlı takımın orta saha ve kenar oyuncularda göremedik…
Bu yarıda hem kenarlardan, hem de göbekten tesirli toplarla çıkamadı ve rakibin bıraktığı geniş alanlardan istenildiği üzere faydalanamadı yeşil-beyazlı oyuncular…
Özellikle de Sokol’u topla buluşturmada düşünce yaşadı kenar oyuncular…
Hareketli toplarla istediği golü bulamayan Konyaspor, duran topla ve üstte da belirttiğim üzere son haftaların uygun oynayan oyuncusu Uğurcan’ın art direğe yaptığı nefis koşuyla da golü buldu…
34’de Guilherme’nin asistinde sınıf atlamaya aday bir oyuncu olan Uğurcan, Konyaspor’un birinci 45’te soyunma odasına önde gitmesine de neden olan bir oyuncu oldu.
x
İkinci yarıda ise birinci yarıdaki üzere Çaykur Rizespor, açık futbolu tercih etti…
Savunmasını öne çıkaran İlhan Palut, belirli ki ya daima ya hiç oyununu tercih ederek kaybetmeyi değil, kazanmayı öne çıkaran futbol aklıyla oynattı takımını…
Topa daha çok sahip olan ve oyunu Konyaspor’un yarı alanında oynamayı tercih eden İlhan Palut, maçın son kısımlarında de iki gol bularak, Trabzonspor’dan sonra Konyaspor’u da deplasmanda yenerek, bir bakıma kendisini bu kulüpten gönderenlere de karşılık vermiş oldu!
Maçın genelinde bakıldığı vakit, Rizespor’un boşalttığı geniş alanları Konyaspor istediği üzere kullanamadı, zira elinde Mhalak üzere savunma gerisine atılacak toplara kurşun üzere koşular atabilecek bir oyuncunun eksikliği hissedildi…
Muriç ve Moreno günlerinde olmayınca, Konyaspor’un kanatları çalışmadı…
Konyaspor’un Sırp Hocası Aleksandar’ın klasik 60. Dakika değişiklikleri de işe yaramadı…
Oyuna giren Yunus Ballı, Oğulcan, Prip, Cebrail ve 77’de Moreno ile yer değiştiren Nelson Oliveira çok tesirli olamadılar.
x
Konyaspor’un kaybettiği bu 3 puanın ehemmiyetini anlatmaya gerek bile yok…
Kazanma alışkanlığını yakalama sürecine girilmişken, bu mağlubiyet acayip ağır oldu…
Bir tarafta futbolun, başka tarafta ise Allah’ın adaleti tecelli etti…
Maçın özeti şöyle; ne kadar ekmek o kadar köfte…
Bu orta saha ve bu kanat oyuncu yapısı ile fakat bu kadar.
