İzmir’de yaşayan bir bireyden, 2 yıl evvel satın aldığı daire için İzmir Su ve Kanalizasyon Yönetimi Genel Müdürlüğünce (İZSU) 1425 lira kanalizasyon altyapı iştirak hissesi ödemesi yapması istendi.
Bunun üzerine daire sahibi, bina inşaatı için birinci yapı ruhsatının 2012’de, yapı kullanma müsaade dokümanının 2015’te verildiğini, 2016’da ise kanalizasyon sisteminin tamamlandığını öne sürerek İZSU Genel Müdürlüğüne itiraz etti.
İtirazlarının olumlu sonuçlanmaması üzerine, hakkında yasal süreç başlatılmaması için iştirak hissesini ödeyen kişi, KDK’ye başvurdu. Daire sahibi, İZSU tarafından altyapının tamamlandığı 2016’da “en geç 6 ay içinde ödenmesi gereken borcun” muhatabının gayrimenkulün o dönemki sahibi olduğunu savunarak haksız formda tahsil edilen 1425 liranın iadesini talep etti.
Katılım hissesinin gayrimenkulü 2020’de satın alan yeni malikten istenilmesinin hukuka karşıt olduğuna hükmeden KDK, iştirak hissesinin iadesi istikametinde tavsiye kararı aldı.
Kararda, yasal düzenlemelere ve yargı kararlarına nazaran, tahakkuk sürecinin hizmetin tamamlanıp halkın istifadesine sunulmasından sonra, hizmetin sunulma tarihindeki gayrimenkul sahipleri ismine yapılacağı, mülkiyetin el değiştirmesi halinde dahi yeni malikler yerine taahhütname veren, makbuz üzerinde ismi yer alan hizmetin tamamlanması anındaki gayrimenkul sahiplerinin katılma hissesine muhatap olacağı belirtildi.
Noter kanalıyla taahhütname alınan, 2018’de bitirilerek tıpkı yıl kesin kabulü yapılan kanalizasyon işine ilişkin kanal iştirak hissesinin kalan kısmının ilgili tarihte taahhütname veren taşınmaz sahibinden alınması gerektiği işaret edilen kararda, 2020’de gayrimenkulü satın alan şahıstan iştirak hissesinin tahsil edilmesinin hukuka uygun olmadığı kaydedildi.
