Küresel piyasalarda ABD ve Çin kaynaklı tasalar, varlık fiyatlarını baskılamayı sürdürüyor.
Dün açıklamalarda bulunan Fed yetkililerinin gelecek devir siyasetlere ait farklı fikirleri olduğu dikkati çekerken, Çin’de hükümetin piyasayı destekleyici telaffuzları de satış baskısını yumuşatmada tesirli olamadı.
Philadelphia Fed Lideri Patrick Harker, para siyasetine yönelik muhtemelen gereğince adım attıklarını belirterek, ABD’nin bu yıl faiz oranlarını tıpkı düzeyde tutacağını düşündüğünü bildirdi.
Gelecek yıl enflasyon düşerse faiz oranlarını azaltabileceklerini aktaran Harker, enflasyon daha süratli düşerse faiz oranlarının daha erken indirilebileceğini tabir etti.
Buna rağmen Boston Fed Lideri Susan Collins ise Fed’in yapacak daha çok işi olduğunu, sabırlı ve kararlı olması gerektiğini vurgulayarak, daha fazla faiz artışının mümkün olduğunu lisana getirdi.
Analistler, bugün Powell’ın yapacağı açıklamaların gelecek periyot siyasetlere yönelik ipuçları vermesinin beklendiğini söz ederek, konuşmadan alınan iletilerin piyasaların tarafı üzerinde tesirli olmasının öngörüldüğünü kaydetti.
Ülkede açıklanan makroekonomik datalar varlık fiyatlamalarını zorlaştırırken, sağlam mal siparişleri yüzde 5,2 gerileyerek beklentilerden fazla azaldı. Buna rağmen haftalık işsizlik maaşı müracaatları, 230 binle öngörülerden daha düşük bir düzeyde gerçekleşti.
Analistler, istihdam piyasasının hala sıkı olmasının Fed’in siyaset alanını daralttığını belirterek, buna rağmen bilhassa konut piyasasındaki yavaşlamanın yakından takip edildiğini bildirdi.
Dün tahvil piyasalarında iki günlük alıcılı eğilimin akabinde satış baskısı tekrar öne çıkarken, altının ons fiyatı 1.913 dolarda dengelendi.
Söz konusu gelişmelerle dün New York borsasında Dow Jones endeksi yüzde 1,08, S&P 500 endeksi yüzde 1,35 ve Nasdaq endeksi yüzde 1,87 azalış kaydetti. ABD’de endeks vadeli kontratlar, yeni güne ise karışık seyirle başladı.
Avrupa borsalarında dün İngiltere hariç satış yüklü bir seyir öne çıkarken, Avrupa Merkez Bankası (ECB) Lideri Christine Lagarde’ın Jackson Hole’de yapacağı açıklamalar yatırımcıların odağında bulunuyor.
Analistler, ECB’nin gelecek periyot siyasetlerine yönelik öngörülerin resesyon ve enflasyon ikilemiyle gitgide belirsizleştiğini tabir ederek, Lagarde’ın bildirilerinin Avrupa borsaları için taraf tayin edici olabileceğini söyledi.
Bir müddettir resesyon riskinin yükseldiği bölgede bugün Almanya’da açıklanan bilgilere nazaran, GSYH, yılın ikinci çeyreğinde beklentilere paralel yıllık bazda yüzde 0,6 daraldı.
Dün İngiltere’de FTSE 100 endeksi yüzde 0,18 yükselirken, İtalya’da FTSE MIB 30 endeksi yüzde 0,57, Almanya’da DAX 40 endeksi yüzde 0,68 ve Fransa’da CAC 40 endeksi yüzde 0,44 geriledi. Avrupa’da endeks vadeli kontratlar, yeni güne düşüşle başladı.
Asya piyasalarında Çin kaynaklı belirsizlikler varlığını sürdürmeye devam ederken, Powell’ın bildirileri öncesi bölgede risk iştahının düşük seyrettiği görülüyor.
Çin’de hükümetin destekleyici adımları atacağını belirtmesine rağmen piyasalarda satış baskısı azalmazken, Japonya’da enflasyonun tekrar gerileme eğilimine girmesi bölgede resesyon riskini artırdı.
Buna nazaran, Japonya’da Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) ağustosta yüzde 2,9 artarak beklentilerin altında kaldı.
Analistler, bölgede ekonomik aktiviteye yönelik kaygıların günden güne güçlenmesinin hisse piyasalarını baskılamaya devam ettiğini söyledi.
Kapanışa yakın Japonya’da Nikkei 225 endeksi yüzde 2,1, Hong Kong’da Hang Seng endeksi yüzde 1,2, Çin’de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,7 ve Güney Kore’de Kospi endeksi yüzde 0,7 paha kaybetti.
Yurt içinde dün dalgalı hareket eden Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi, yüzde 1,45 bedel kaybıyla günü 7.491,94 puandan tamamlarken, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), siyaset faizini 750 baz puanla beklentilerin üzerinde artırarak yüzde 25’e çıkardı.
TCMB duyurusunda, kelam konusu karara münasebet olarak, yakın periyoda ait göstergelerin enflasyonun ana eğiliminde yükselişin sürdüğüne işaret etmesi gösterildi.
Analistler, kelam konusu kararın seçim sonrası oluşturulan yeni iktisat idaresiyle birlikte uygulanmaya başlanan siyasetlerin devamı niteliğinde olduğunu aktararak, faiz kararının, TCMB’nin enflasyonla gayrette ne kadar önemli olduğunu gösterdiğini kaydetti.
Söz konusu kararla birlikte dolar/TL, dün 25,2784’le 26 Haziran’dan bu yana en düşük seviyeyi test etmesinin akabinde günü evvelki kapanışın yüzde 5,2 altında 25,7874’ten tamamladı. Parite, bugün bankalararası piyasanın açılışında 25,9840 düzeyinden süreç görüyor.
Analistler, bugün Powell ve Lagarde’ın açıklamalarının yanı sıra yurt içinde kapasite kullanım oranı ve gerçek kesim itimat endeksi, yurt dışında ise Almanya’da iş dünyası inanç endeksleri ve ABD’de Michigan Üniversitesi tüketici itimat endeksi datalarının takip edileceğini belirterek, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 7.400 ve 7.250 düzeylerinin takviye, 7.550 ve 7.800 puanın direnç pozisyonunda olduğunu kaydetti.
