Fatih Saboviç / YENİÇAĞ
Maç ziyadesiyle önder bulunduğu EURO 2024 Elemeleri D Grubu’ndaki 4. maçında A Ulusal Ekip, Galler’i ağırladı. Uzun yıllar sonra Samsun’da bir ulusal maç oynanıyordu ve tribünler de bunun hakkını ziyadesiyle verdi.
Mücadeleye süratli başlayan, oyunu her an tüm sınırlarıyla rakip yarı alana yıkmayı başaran Türkiye; Galler’e çok boşluk bırakmadı. Şimdi 9. dakikada ağları havalandıran Ulusallar, ofsayt kararı nedeniyle üstünlüğünü koruyamadı.
‘GÖZ KARARI’ İLE OFSAYT…
Sky Italia’nın yaptığı habere nazaran; müsabakanın İtalyan orta hakemi yaşanan teknik aksaklık nedeniyle ofsayt çizgisinin dijital ortamda çekilememesi sonrası VAR’da göz kararı ile ofsayt tespitinde bulundu.
Mücadelenin birinci diliminde en düzgün isim geriden oyun kuran, derin paslar atan, rakip atakçılara geçit vermeyen, geriye seken topları toplayan Merih Demiral’dı diyebiliriz… Merih’in performansını ise Ferdi ve Cengiz Ünder izledi bana nazaran…
GALLER KALEMİZİ PEK GÖREMEDİ
Konuk grup, tutuk bir oyun ortaya koyarken; kaleci Mert Günok’a birinci yarı itibariyle neredeyse hiç iş düşmedi. Galler, 41. dakikada Joe Morrell’in gördüğü direkt kırmızı kartla 10 kişi kaldı. Morrell’in Ferdi Kadıoğlu’na ayak tabanıyla yaptığı müdahale akıl sır erecek cinsten değildi.
Ay yıldızlı grubumuz 1 ve 2. bölge geçişlerini çok güzel yapmasına karşın 3. bölgede saha yerleşimi ve final paslarını yapmakta sorunlar yaşadı.
BU SEFER UZAKTAN DENEDİK…
Kerem Aktürkoğlu ve Barış Alper’in ritim bulamaması, tam manada bir senkronizasyonun içerisine dahil olamamaları gole ulaşmamızın önündeki temel pürüzlerden biri üzere gözüktü. Galler Ulusal Grubu uzunluk avantajını da kullanıp kalesine düzgün kapanarak kanat akınlarından gelen ortalarımızın potansiyel tesirini çürüttü.
Devre bitimine gerçek; Cengiz, Orkun ve Barış Alper’in kaleye uzaktan şutlarla yaptığı denemeler de sonuç vermeyince birinci 45 başladığı üzere sona erdi: 0-0.
KAPTAN, BEYAZ NOKTADA ÜZDÜ…
İkinci yarının başında dakikalar 48’i gösterirken Mert Günok’un evvel frikikten gelen topu, sonrasında da akan oyundaki şutu kurtarması maçın kırılma anlarından biriydi. Galler, tehlikeli bir başlangıç yapsa da çabucak akabinde oyun hakimiyetinde zayıfladı.
Teknik yönetici Stefan Kuntz’un istediğimiz futbolu oynatamadığı aşikarken; Türkiye 63. dakikada penaltıda kazandı. Ferdi’nin ısrarcılığı ile yaptığı ortada top Ramsey’nin ellerine gelince Hakan Çalhanoğlu beyaz noktaya geçti. Lakin kaptanın şutunu Galler kalecisi kurtardı.
DAHA DİĞER NE YAŞANABİLİRDİ Kİ?
Arda Güler’in 60’ta oyuna girmesi; “Hücumda yaratıcılık manasında yüzümüz güler mi?” sorusunu sordurdu. Hiç değilse bizi atakta heyecanlandıracak ve oyunu büsbütün dikine oynayacak bir isim alandaydı Arda’nın yeşil alana adım atmasıyla…
Umut Nayir oyuna girdikten sonra her şeyini ortaya koyup 68’de ağları sarstı. Büyük sevinç yaşıyorduk lakin bu kere de elle oynama nedeniyle bir golümüz daha iptal edildi…
SONUNDA YÜZÜMÜZ GÜLDÜ…
Galler defansı ve kalecisi golü yemek için her an her şeyi yaptı(!) Öylesine amatör imajlar verdiler ve kusurlar yaptılar ki… Ve sonunda Arda Güler’in oyunu hareketlendirmesi, Umut Nayir’in atakta yanlışsız konumlanması, sonunda golü bulmamızı sağladı…
72. dakikada Barış Alper’in ortasında Umut kafayı vurup kalecinin de yanlışı sayesinde ağları sarstı: 1-0. Burnu kırık formda oyuna giren Umut, maskesini kenara attı ve tüm hamasetiyle Ay Yıldız için hizmetini verdi.
ARDA GÜLER, 100 MİLYON EURO!
A Ulusal Grup forması ile 3. maçına çıkan Arda Güler; 80. dakikada ceza alanı sağ çaprazından sol ayağını o denli bir kapatarak vurdu ve topu tam çatala yolladı ki… Nitekim uzun müddettir bu kadar etkilendiğim ve beklemediğim bir gol izlememiştim. Bu gol bana yalnızca, “Arda Güler, 100 milyon Euro!” dedirtti. Dünya klasında bir yeteneğe sahip olabildiğimiz için ülkece çok memnun olmalı ve onun değerini her an bilebilmeliyiz diye düşünüyorum.
Türkiye, güle oynaya 2-0 öne geçerken A ulusal forma ile birinci gollerini atan Umut Nayir ile Arda Güler’in memnunluğu, iki yıldızımızdan milyonlara yayılmaya yetiyordu. Ay Yıldızlılar, yoluna Samsun’dan güle oynaya devam etti…
