Transfer ateşi yükseliyor.
Ne güneşe benziyor, ne de volkanik patlamaya.
Dokunduğu yeri yakıyor.
Taraftarlar gönül verdikleri kadronun aldığı yeni isimler ile mest oluyor. Alamayanlar ahh, vahhh çekiyor.
Çeken bilir!
Şöyle 4 büyük kadroların transfer pazarına çıkalım dedik.
Sahne herkesin önünde. Perdenin gerisine göz atalım istedim.
Kendim için değil can. Aşk olsun.. Sizler için.
Fenerbahçe transfer deyince akla gelen birinci kulüp.
Maalesef her yılki kusurlar tekrarlanıyor.
On oyuncu al. Bir o kadarını gönder.
Kadıköy’e geçmişken çok özel paylaşımda bulunayım.
İsmail Kartal’ın transferlerle alakası yok!
Nasıl olur, haydi ya falan demeyin.
Vallahi kızarım.
Bal üzere öyle!
Ali Koç ve takımı belirliyor gidip, gelenleri.
Neymiş!..
Geçen sene Jesus, tek yetkili idi. Sonuç; tekrar bize hüsran düştü..
Bu detay sonrası Arda Güler’e kulak kabarttık. Koç, Arda’nın ailesiyle bilhassa de babasıyla birbirine girdi.
Hani, ortaya giren olmasa, fiziki müdahale olacaktı. Lider, tıpkı vakitte oğlunun menajerliğini yapan babaya baş – yumruk atacak hale gelmiş.
Peki lakin neden?
Çünkü, özgür kalır hususunu koyan Koç. Uymak istemeyen de o. Lakin kapı üzere kontrat ortada. Sonuç malumunuz. Kendi kazdığın kuyuya düşmek bu olsa gerek!
Anadolu yakasına geçmişken, rotamızı kuzeye çevirdik. Trabzonspor’da ise transfer rekabet çok farklı.
Hırvat – Yunan savaşı! Yunan oyuncu sayısı şu an üç. Bakasetas başkan. Kontrat uzatma teklifi sunan Lider Ertuğrul Doğan’dan iki vatandaşının daha alınması talebinde bulundu.
Bu kere de Hırvat hoca önüne taş koydu. Bjelica da transfer listesinde yer alan Hırvatlar için ısrarcı.
Şampiyon ne yapıyor. Perde ardına göz atınca durum farklı.
Gündem apayrı.
Hey maşallah heyyy.
Oldu, bitti, geldi geliyor denilen İcardi imza atmıyor. Çünkü Arabistan’dan 80 milyon euroluk teklif aldı.
Atladı, atlayacak. Nasıl atlamasın?
Ronaldo yetmedi, Benzema bile uçarak gitti. Onun nesi eksik. Eksiği yok da, fazlası var.
Vanda Nara. Golcünün hiç gündemden düşmeyen eşi. Tıpkı vakitte temsilcisi.
Nara da sayıya bayılıyor. Çabucak de ayılıyor. Buna karşın “Arabistan çöllerinde ne yaparım, nasıl yaşarım, hangi kum doruğuna çarparım” diye net karar veremiyor.
Hani hiç de haksız değil.
Yine de para, para, para! Aklını çeliyor.
Ahn Napolyon ahhh…
Okan hoca, herkes üzere merak içinde sonucu bekliyor.
Bir tüyo daha. Nara, Arabistan’a onay verirse birinci santrfor adayı Belçikalı
Romelu Lukaku.
Transferin sessiz kadrosu Beşiktaş bombalar peşinde.
El bombası mı, atom bombası mı daima birlikte göreceğiz.
Perde önünde kelam birliği varmış havası hakim.
Tiyatro.. BKM yanında halt etmiş.
Ancak gerisi tam aksisi. Ceyhun Yararı birini öneriyor Güneş veto ediyor. Lider uzak durmaya çalışıyor. Emre Kocadağ, Kazancı’yı by pass edip, Güneş ile nokta atışı yapmak istiyor. Güneş isim değil mevkii veriyor. Verilen isimleri beğenmiyor.
Olup biteni izleyen Ahmet Işık Çebi, satranç oynar üzere atılım yapıyor. Biri, bin değil kırk bin sefer tartıyor. Son hamleyi yapmak için, süreç uzadıkça uzuyor..
Taraftar sessizliğe isyan ediyor. İmza bekliyor. Hem de yıldızlardan.
Sahi hoş beşerler bu çöl sıcakları ne olacak bu türlü?
Bir yandan transfer, öteki yandan güneyden gelen hava ile kavruluyoruz.
Yüzme de bilmiyorum ki açılalım açık denizlere.
Çaylar, ırmaklar da bizi kesmez.
Yangınlardayım.
Serinlikler içinde kalın.
Beni merak etmeyin!..
(Şerafettin Tilki)
